Memorial Ankara Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Ahmet Demir bilgilendiriyor.
Havaların soğuması ile birlikte sıcaklık ve nem oranı değişiklikleri, kapalı mekanlarda geçirilen zamanın uzaması gibi nedenler çocukların enfeksiyon hastalıklarına yakalanma riskini artırıyor. Ama bu dönemde alınacak basit önlemlerle çocukların hastalıklara yakalanmayıp dinç kalmaları muhtemel olabiliyor.
Memorial Ankara Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Ahmet Demir, çocukları sonbaharda hastalıklardan korumanın yolları hakkında veri verdi.
Çocuklar soğuk havalarda topluluk ortamlarda daha fazla süre geçirmekte ve öncelikle üst solunum yolları olmak üzere damlacık yolu ile bulaşan enfeksiyonlara daha fazla yakalanmaktadırlar. Sonbaharın gelişiyle bademcik iltihapları da çoğalma göstermektedir. Çocukların hastalıkları süresince okul, alışveriş merkezi gibi kalabalık ortamlardan uzakta tutulmaları salgın riskini azaltacaktır.
Kulak enfeksiyonları, dış kulak yolu ya da orta kulak iltihabı şeklinde kendini göstermektedir. Dış kulak yolu enfeksiyonları güz ve kış aylarında artmaktadır. Kulakta sancı, ateş, akıntı veya kaşıntı olması durumunda süre kaybetmeden hekime başvurulmalıdır. Orta kulak iltihapları, çocukta işitme kaybı, menenjit, yumuşak doku ve komşu kemik yapılarda enfeksiyon gibi önemli komplikasyonlara yol açma riski sebebiyle ciddiye alınmalı ve bir uzmana başvurmada geç kalınmamalıdır. Orta kulak enfeksiyonları, sıklıkla üstteki solunum yolları enfeksiyonuyla beraberlik göstermektedir. Dolayısıyla üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunmak, kulak enfeksiyon riskini de azaltacaktır. Orta kulak iltihapları, enfeksiyonsuz değişken birikimi, kronik değişken toplanması veya akut enfeksiyon şeklinde kendini gösterebileceği için daima antibiyotik tedavisi gerektirmez. O nedenle dikkatle incelenmeli ve hap kararı dürüst verilmelidir.
Favori kanlanma, çapaklanma, batma, yeşil akıntı, göz çevresinde şişme gibi şikayetlerle ortaya meydana çıkan göz enfeksiyonları, erken önlem alınmaz ve içten tedavi edilmezse bütün göz küresini kapsayan yaygın bir enfeksiyona dönüşebilir. Göz enfeksiyonlarının kaynağı genelde; yıkanmamış ellerle göze bağlantı edilmesi ve çocuğun yüzüne aleyhinde enfekte bireyin hapşırması veya öksürmesidir. Göz enfeksiyonlarından korunmada temel girişim kullanılan su kaynaklarının hijyenik olmasıdır. Diğer manâlı nokta el yıkamadır, çocuklara el yıkama alışkanlığı kazandırılmalıdır. Hapşıran, öksüren, aksıran bireyler ve döküntüsü olan çocuklar olası epeyce öteki çocuklardan uzaktan durmalı veya maske takmalıdır.
Havaların soğuması ile birlikte sıcaklık ve nem oranı değişiklikleri, kapalı mekanlarda geçirilen zamanın uzaması gibi nedenler çocukların enfeksiyon hastalıklarına yakalanma riskini artırıyor. Ancak bu dönemde alınacak basit önlemlerle çocukların hastalıklara yakalanmayıp sağlıklı kalmaları muhtemel olabiliyor.
Memorial Ankara Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Ahmet Demir, çocukları sonbaharda hastalıklardan korumanın yolları hakkında data verdi.
Çocuklar soğuk havalarda kalabalık ortamlarda daha fazla vakit geçirmekte ve ilk kez üst solunum yolları olmak üzere damlacık yolu ile bulaşan enfeksiyonlara daha artı yakalanmaktadırlar. Sonbaharın gelişiyle bademcik iltihapları da çoğalma göstermektedir. Çocukların hastalıkları süresince okul, alışveriş merkezi gibi topluluk ortamlardan uzaktan tutulmaları salgın riskini azaltacaktır.
Kulak enfeksiyonları, dış kulak yolu ya da orta kulak iltihabı şeklinde kendini göstermektedir. Dış kulak yolu enfeksiyonları güz ve kış aylarında artmaktadır. Kulakta sancı, alev, akış veya kaşıntı olması durumunda vakit kaybetmeden hekime başvurulmalıdır. Orta kulak iltihapları, çocukta işitme kaybı, menenjit, yumuşak doku ve komşu kemik yapılarda enfeksiyon gibi ciddi komplikasyonlara yol açma riski nedeniyle ciddiye alınmalı ve bir uzmana başvurmada geç kalınmamalıdır. Orta kulak enfeksiyonları, sıklıkla üstteki solunum yolları enfeksiyonuyla birliktelik göstermektedir. Dolayısıyla üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunmak, kulak enfeksiyon riskini de azaltacaktır. Orta kulak iltihapları, enfeksiyonsuz istikrarsız birikimi, kronik akışkan toplanması ya da akut enfeksiyon biçiminde kendini gösterebileceği için daima antibiyotik tedavisi gerektirmez. O nedenle dikkatle incelenmeli ve ilaç kararı içten verilmelidir.
Favori kanlanma, çapaklanma, batma, yeşil akıntı, göz çevresinde şişme gibi şikayetlerle ortaya meydana çıkan göz enfeksiyonları, erken önlem alınmaz ve içten tedavi edilmezse tüm göz küresini kapsayan yaygın bir enfeksiyona dönüşebilir. Göz enfeksiyonlarının kaynağı genelde; yıkanmamış ellerle göze temas edilmesi ve çocuğun yüzüne karşı enfekte bireyin hapşırması veya öksürmesidir. Göz enfeksiyonlarından korunmada esas girişim kullanılan su kaynaklarının hijyenik olmasıdır. Diğer kayda değer nokta el yıkamadır, çocuklara el yıkama alışkanlığı kazandırılmalıdır. Hapşıran, öksüren, aksıran bireyler ve döküntüsü olan çocuklar mümkün epeyce diğer çocuklardan uzaktan durmalı ya da maske takmalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder