22 Kasım 2016 Salı

'Kızımı doğurduğum için pişman oldum'


Her annenin acı bir itirafı vardır.
 
Benim ama tam da başlığa yazdığım gibi. 
 
Kızımı doğurduğuma pişman olduğun o lahza.
 
Kızımın dünyaya gelişinin 10 yada 15’nci günleriydi. başta yalnız kalmıştık. O bir melek gibi uyuyordu ben ise başında ‘Ya uyanırsa’ diye tir tir titreyerek ağlıyordum.
 
Tabi her bebek gibi o da zamanı gelince uyandı. Beslendi ve uyumak için baştan mızıldanmaya başladı. Benim ise ağlayışlarım haykırışa dönüştü. 
 
Ardından da pişmanlıklara…
 
Neden yaptım?
Ben acilen ne yapacağım?
Bundan sonradan hayatta istediğim hiçbir şeyi yapamayacak mıyım?
Gece uyumadan nasıl dayanacağım?
Sonra tekrar en başa dönüş
Niçin yaptım?
 
Gerisinde kızım göğsümde melek uykusuna geri döndü. Ben ise yeniden uyanır korkusuyla yerimden bile kımıldayamadım. Saatlerce olduğum yerde öylece kalakaldım.
 
Aklımda her zaman aynı korkuyla: Ya uyanırsa!!!!
 
Bu yaşadıklarım bütün tamına bir Lohusalık Sendromuydu!
 
Doğumdan önce en fazla okuma yaptığım konu buydu.
 
Güya engebeli sürece hazırdım. Eşimi yapacağım saçmaları için uyarmıştım bile. Ne olursa olsun hissettiklerimin doğum sonrası sendromu olduğunu hatırlayacaktım. Hatırladım ama sonucu değiştiremedim.
 
Doğum sonrası en fena günümdü.
 
O lahza bu hissettiklerim hiç geçmeyecek gibi geldi lakin zamanla her şey yoluna girdi. Hormonlarım yerine oturdu, bedenim kendini toparlamaya başladı, biraz uyku, birazcık pak hava ve kızımın çıkarmaya çalıştığı sesleri ve atmaya çalıştığı gülücükleriyle yaşam en hoş yüzünü gösterdi.
 
Bu duyguları yaşamış milyonlarca anne olduğu kesin. 
 
Kendinize vakit tanıyın. Vicdan Azabı da yaşasanız, mutsuzluk ve acı içinde kıvransanız da kendinize süre tanıyın. 
 
Ne demiş büyüklerimiz! 40'ı çıkınca geçer!
 
UZMANLAR NE DİYOR?
 
Uzmanların lohusalık sendromuyla ilgili uyarılarını bir kenara not etmekte menfaat var. Mutlu kalın!
 
"Doğum sonrası şehvetli değişmelerin belirlenmiş nedeni bilinmemekle birlikte, bu durumun tedavisi mümkün. Doğum hüznü durumu ortaya çıktığında, istirahat ederek, bebek uyuduğunda uyuyarak, aile bireyleri veya arkadaşlarından takviye alarak, her gün uyumlu duş alıp giyinerek, dışarı çıkıp yürüyüş yaparak ve rahatlamak ricası zamanlarda bir çocuk bakıcısını çağırarak rahatlayabilir.
 
Daha ağır depresif koşul ortaya çıktığında mutlaka tıbbi değerlendirme yapılmalıdır. Depresyona niçin olabilecek tıbbi durumları hariç tutmak için tıbbi tetkik, tetkikler ve gerektiğinde antidepresan veya antipsikotik ilaç uygulaması yapılabilir. Kişisel terapi ya da grup terapisi, muhtemel olduğunda anne ve babaya karşın danışmanlık verilir.
 
BELİRTİLER GEÇMİYORSA UYARI!
 
Annelik hüznü de denilen lohusa sendromu doğum sonrası birkaç gün içinde başlayıp bir kaç hafta içinde düzelir.  Bunaltı, bıkkınlık, sinirlilik, inleme, çabuk sinirlenme, bellek yitimi ve uyari dağınıklığı gözlenir. Lohusa sendromu kendiliğinden düzelir ve tedaviye çoğunlukla lüzum kalmaz. Doğum sonrası psikozu, doğum sonrası depresyonunun daha ağır bir şeklidir. Semptomları, hezeyanlar (yanlış görüşler), halüsinasyonlar (ses duyma veya hakiki olmayan bir şeyler görme), bebeğe zarar verme düşünceleri ve ağır depresif belirtilerdir. Mutlaka bu gurup hastanın bir uzman göre değerlendirilmesi ve tıbbi takviye alması gerekir.


Her annenin acı bir itirafı vardır.   Benim ancak tam da başlığa yazdığım gibi.    Kızımı doğurduğuma pişman olduğun o an.   Kızımın dünyaya gelişinin 10 yada 15’nci g&uum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder